Translate

27 Temmuz 2019 Cumartesi

TRAKOR GÖZLEMLERİMİZ-1 ( 2019 )

TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Grubu 318. Kuş Türü Peşinde !



        Denizli'de 2010 yılında kurduğumuz TRAKOR Çürüksu Kuşgözlem Grubumuzla Denizli ilinde kuş göçü ve yerli kuşları inceleyip kayıtlar tutuyoruz,gerekli verileri kuş bilimi adına kullanılan veri bankalarına yüklüyoruz,Ülkemiz ve ilimiz için çıkan kitaplar için değerli dostlara destek veriyoruz..Kendi kitap çalışmamız için envanter topluyoruz.Trakor içinde çekirdek bir grubumuz var ve bu ekipler ile sürekli Denizli Kuşlarımızı çalışıyoruz.






Çürüksu Havzası,Kokarhamam Bataklığı,Büyük Menderes Havzası,Acıgöl Gemiş Sazlıkları,Çivril,Gökgöl Sazlıkları,Işıklı Gölü ve Sazlığı,,Akdağ ve Tokalı Kanyonu,Baklan,Çardak,Bozkurt,
Beylerli Gölü,Çaltı Sazlıkları ve Gölcük Sazlığı,Bekilli, Güney, Şelale,Çal,Adıgüzeller ve Cindere Barajı çevresi bir ekibimizle taranıyor.
Bozdağ,Sandıras,Karagöl ve Kartal Gölü ve çevresi,Beyağaç bir ekip,Çameli ve çevresi de bir ekibimiz ile taranıyor. Acıpayam,Tavas,Kale,Babadağ,
Başkarcı Akdağlar,Babadağ, Sarayköy ve çevresi,Merkez ilçeler ve çevresindeki dağlar bir ekibimizle taranıyor.
Buldan ve Yayla Gölü, Buldan Benti,Yenicekent çevresi bir ekibimizle taranıyor.
    Bu güzel grubumuz ülke çapında kısa sürede dereceler aldı,iller bazında iki senedir  kuş türü gözlemindeki bir etkinlikte 1.sırayı aldık.Bizim için çok değerliydi,heyecanımızı zinde tutmamızı sağlıyor.


  Temmuz ayında şu sıcak günlerde TRAKOR kuş izleme ekiplerimizden güzel haberler almaya başladık yine.Önce Buldan ekibimizin başı hepimizin de büyüğü abimiz sayın Sait Yalçın hocamız ülkemizde nadir olan Adadoğanı (Falco eleonorae) nı göç zamanı fotoğrafladı,sonra kuşların gitmediğini ve göl çevresindeki çamlık bölgeye gelip gittiğini ve de iki yıldır ürediklerini tespit etti.Bu çok değerli bir kayıt ülkemiz için,çünkü ada doğanları Ege Denizi ve adalarındaki kayalıkların çevresinde üreme yapıyor ve sade Ege'ye Marmara'ya kıyı illerimizde kayıtları var ve de bu kadar içeride bir ili bir alanı kullanması Denizlimiz doğamız için bir gurur kaynağıdır.Üstüne hocamız ormanlık alanı seven üremeyi buralarda seçen kara leylek(black stork) çiftini yavrusuyla beraber kayıtlarını  aldı,yeni bir üreme alanı daha eklemiş olduk ilimize.Ayrıca yıllar sonra balık kartalı üç gün boyunca Buldan Yayla Gölü'nde konuk oldu,Sait abimizin haberiyle de bizlerin kayıt almasını sağladı.Büyük su çulluğu (Great Snipe) kaydı yılın bombalarındandı Buldan'da.Arı Şahini de değerli kayıtlarından ayrıca kendisi şu an Buldan ilçesi Yaban Hayatı Koruma Derneği başkanı.Buldan Süleymanlı Yayla Gölü Kuşları Kitabını çıkarırken bizlerde ona yardımcı olduk kuş fotoğraflarımızla.



 
       Yine Temmuz ayına girerken bir diğer ekibimizin başı sayın Abdullah Emre Saray ve ekip arkadaşları Çameli 'de yüksek rakımda taşkızılı çiftini aynı anda fotoğrafladı.Temmuz sonu ise bu kez de Bababağ zirvesinde duvar tırmaşık kuşunu ve kar serçesini fotoğraflayarak Denizli'de çok değerli kayıtlar aldılar.Daha önce Akdağ'da Trakuş gözlemlerimizde duvar tırmaşık kuşunu kanyonda görüp takip edemeyerek fotoğraflayamamıştık.Abdullah Emre Saray bir ilki gerçekleştirdi ve Denizli'de gördüğümüz 315 türden fotoğraflanmamış duvar tırmaşık kuşunu 2100 metrede fotoğraflamayı başardı ekip arkadaşıyla.2200 metrede bu kez yine nadir kuşlardan kar serçesini fotoğrafladılar,daha önceki yıllarda  Honaz'da ve Tavas Bozdağ'da gördüğümüz kuşu Denizlili fotoğrafçı birkaç hocamız da fotoğraflamıştı ama artık ekibimiz de fotoğraflamış oldu.Bu kuşları Babadağ'da bizde görme şansını elde ettik.Beyağaç'ta Süleyman Aydoğdu abimiz Kartal Gölü,Karagöl ve Sandıras ve Bozdağ'da kayıtlarına devam ediyor.Çameli'den yeni katılan Süleyman Gün kardeşimiz var oda büyük katkı sağlayacağından eminiz.Yazları Tavas Nikfer'den Mehmet Sinkil hocamız var hepsi bizim değerlerimiz.


 Çürüksu Havzamızda bu ay yavru bir büyükkamışçın (Great Reed Warbler) bulduk,başına ufak bir darbe almış sersemlemiş toprak yolda karanlıkta kaçamıyordu ve kurda kuşa yem olmasın dedik gömleğimizin cebinde eve getirip hocalardan yardım alarak 2 gün tedavi edip doğaya tekrar aldığımız yere saldık.


Akmukallitler her yerde üremesini yaptıktan kısa süre sonra daha nadir sayılan sade Marmara 'da ürüyor diye bilinen sarı mukallit (Icterina Warbler) kuşlarını da iki senedir Denizli Çürüksu Havzası
Korucuk'ta üreyip yavru çıkardıklarını belgeledik.Üveykler bir miktar daha sayıca fazlalaşmışlar üremede daha sık rastladık Çürüksu,Acıgöl,Çivril bölgemizde.

     
     
         Göç zamanı kara sinekkapan,alaca sinekkapan ve halkalı sinekkapan kaydının yanısıra çizgili ötleğen,orman çıvgını kaydı da aldık.Karabaşlı ötleğenler ve kamış bülbülleri saz kamışçınları ve büyük kamışçınlar bu senede bolca üredi.Orhun Çüngür ve Gökhan Çüngür,Ali Karaca,Ali Sinan Güngör Çürüksu Havzasında ekibimizin en büyük destekçileri .Tabi başka şehirlerden gelen Denizlili veya bizlerle irtibatlı dostlarımızı da unutmamak gerek,onlarda büyük destek ve gözlemlerimize eşlik için arada bize yurt içi ve dışından misafir olup değer katıyorlar.Kerem Yayık,Emre Çetin,Mehmet Avcı, Özkan Avcı,Enes Güngör.Emirhan Güngör,M.Eren Güngör.Bir de bize destek olan biyolog kardeşimiz Lider Sınav var Kuş Atlasında beraber çalıştık global big day yarışmasına bizimle katkı sağladı.
       
               
            Yurt dışından USA da görevli Türk kuş bilimci ekolog değerli dostumuz ülkemizin medarı iftarlarından dç.dr. Çağan H.Şekerecioğlu ve büyük ustalardan kuşbilimci dostumuz Jonathan Meyrav ve Babadağlı İstanbul'daki işadamlarımızdan değerli abimiz sayın Ömer Necipoğlu bize her zaman destek oldular ve onlara minnettarız,teşekkür ederiz.

Denizlimizde hepimiz var gücümüzle 318.kuş türümüzü merakla sabırla bulmak için dağ tepe nehir aşmaya devam ediyoruz.Çalışmaya gözleme devam,sağlıcakla kalın...
TRAKOR grubumuz adına saygımla...

©


TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Topluluğu adına saygımla,
DENİZLİ

© Copyright
Tüm hakları TRAKOR Çürüksu Kuşgözlem Topluluğuna aittir...

18 Temmuz 2019 Perşembe

ALLI TURNALAR (FLAMİNGO) ACIGÖLÜMÜZE GERİ DÖNDÜ

Denizli doğusuyla Afyon sınırını oluşturan Acıgöl'e Flamingolar tekrar geri gelirken İzmir Gediz Deltası'nda da genç flamingolara halkalama çalışmaları yapıldı.
Denizli-Afyon sınırındaki Acıgöl'ün simgesi Flamingolar yerel halkın diliyle allı turnalar geri döndü.
Denizli TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Grubu bu sene içinde 3 aydır Acıgöl'de rutin kuş gözlemi ve göç takibi gözlemlerine devam ederken flamingoların da geri dönmesinden duydukları mutluluğu paylaştılar.
TraKor Grubumuz ile bilimsel kuş kaydı ve kuşlarla ilgili kitaplar,envanter çalışması gibi ortak çalışmalara destek olduk diyor grup sözcüsü Çüngür ve şunları ekliyor;Acıgöl'de 267 tür kuş kaydımız var ve son yıllarda bu sayı 226 türe düşmüş durumda,eskiden saydığımız 5500 flamingo ise şimdilerde 300 civarında.
https://www.aa.com.tr/tr/yasam/yavru-flamingolar-halkalandi/1549212



"TraKor Çürüksu Kuş Gözlem Grubu İki senedir dünya kuş tür sayım gününde Türkiye Global Big Day finalinde (bir günde en çok kuş türü görülen il ) Denizlimizi 1.liğe taşıyan değerli ekibimize destek için İstanbul,Balıkesir,Ankara,İzmir,Aydın ve Denizli içinden gelen grup üyelerimizle veya arkadaşlarımızla, Trakuş'tan ve Kuş Atlası'ndan da arkadaşlarımızla bu güzel kuş araştırma ve göç izleme etkinliğine devam ediyoruz.
TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Grubu olarak Denizli'deki sulak alan ve kuş göç alanlarını gözlemlemeye devam ediyoruz. 2015'te başlayan bu etkinliğe biz de 3 senedir Denizli ekibi olarak katılıyoruz.2017 senesinde Türkiye 5. olmuştuk. 2018 ve 2019 da Türkiye 1.liğini açık farkla kazandırdık ilimize. Seneye de kazanacağımızdan eminiz,çünkü DENİZLİ kuş tür sayısı bakımından ilk 10 ilimizden biri.Şu ana dek biz 315 kuş türünü belgeledik. Bunu daha yukarılara taşımak için tüm Denizlimizi karış karış geziyoruz.Bilgilerimizi TRAKOR adı altında blog sayfamızda paylaşıyoruz.Kuşbank ebird ve Trakuş sayfalarına ekliyoruz.Facebooka da grubumuzun sayfasını açtık.
Acıgöl'e Nisan'da geldiğimizde otuza yakın flamingo görmüştük.Geçen haftaki gözlemde ise sayılarının 300 civarında olduğunu görünce sevindik.Bu kuşlar tepenin arkasındaki Burdur'a ait Çorakgöl'e gidip geliyor, orada şu an su kalmayınca göl kurudu ve kuşlar Acıgöl'de kalmaya başladılar.
1993 yılına kadar ülkemizin flamingonun ürediği 5 alandan biridir Acıgölümüz.Hal böyleyken acaba üreme döneminde bir gelişme teşebbüsü görüldü mü diye yerel halka çobanlara soralım dedik,Gemiş köy kahvehanesindeki muhabbetimiz esnasında Gemiş Mahallesi muhtarı Hüseyin Çetin de konuya dahil oldu ve yerel halkla istişarede bulununca duyduklarımıza inanamadık. Söylediklerine göre bu sene yumurta yapmak için çabaladıklarını ve telef olan yumurtaları bizzat gördüklerini belirttiler. Flamingoların şiddetli ve uzun süren yağış nedeniyle poyraz rüzgarların da sert esmesi sebebiyle gölde dalgalar oluştuğunu ve flamingo yumurtalarının bırakıldığı alanda sert rüzgarla oluşan dalgalar yüzünden telef olduğunu aktardılar.Acaba yüksekçe bir çamur düzeni kurulamaz mı dediler.

Göl etrafında oluşturulan tuz havuzlarında gölün kısmen suyunun buralara aktarılması ve zaten göl su rejiminin bozulması,kuraklıklar,gölü besleyen kaynakların yıl yıl değişik seviyelerde olması sebebiyle yetkililerden yardım istediklerini söyleyen yerel halk bu kuşların yuvasının biraz daha yüksek bir alan oluşturulsa yavru çıkaracaklarını düşündüklerini söylediler.İşte bizim dediğimizde bu aynı düşünce deyip kaç yıldır belirli makamlara ulaşarak ilettiğimiz konunun aynısını bu kez bize aktardılar yörenin kuş severleri. Bizlerde 1994'ten beri burada flamingolarda üreme olmadığını aktardık,en son 93'te 150 yuvalık bir koloni varken doğal ortamı bozulunca sonrası üremeler durdu.En kısa sürede konuyu yetkililere ulaştırmak üzere teşekkür edip Acıgöl'den ayrıldık.
Umarız İzmir Gediz Deltası flamingo yapay adası ve yapılan çok değerli çalışmalar buraya da en kısa sürede örneklenerek getirilir.Acıgöl'ün Gediz Deltası kadar on binlerce flamingoya ev sahipliği yapabileceğini düşünüyoruz.Bu sayede buraya akın edecek kuş gözlemcileri artacaktır, yurt dışından dahi kuş gözlemcilerinin alana akın edeceğini düşünüyoruz.



Gözlem için gerekli olan kıstaslardan ilki olanlarından kuş gözlem kulesini Afyon Bölge Müdürlüğüne bağlı Denizli Şube Müdürlüğü DKMP birimi yaptırmıştı,hatta ilk gözlem etkinliği bize nasip olmuştu.Denizli doğa koruma milli parklar müdürlüğü bu konuda duyarlı olacaktır ve burada da özveriyle konuyu ele alıp ilimize A sınıfı bir sulak alan olabilecek Acıgöl'e yeni projelerle büyük katkı sağlayacaktır.
Acıgöl güzel su rejimi projeleriyle suyu düzenlenirse zaten bol olan kuş türüyle ülkemizin A sınıfı sulak alanı olabilecek bir kritere sahiptir.Acıgöl'ün ( birdwatching) dünya kuş gözlemciliğinde ülkemiz için örnek bir alan olacağını düşünüyoruz.Yanı başındaki hava alanıyla buranın bir an evvel hızlı dünyayla buluşturulması gerektiğini,bundan hem yöre halkı hem de kuşlar ve de doğa kazançlı çıkacaktır.Böylece ülkemizin doğa reklamına da bir artı daha eklenecektir.
Denizlimizin her alanını tarayarak yetkililerin buralara ilgisini bir nebze olsun çekmek için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz ." diyerek TraKor grup sözcüsü sözlerini noktaladı.

©
TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Topluluğu adına saygımla,
DENİZLİ

© Copyright
Tüm hakları TRAKOR Çürüksu Kuşgözlem Topluluğuna aittir...

9 Temmuz 2019 Salı

DENİZLİ & ÇÜRÜKSU (LYCUS)

Çürüksu (Lycus) Nehrimiz & Lycus Havzası

Denizli ilimiz Anadolu göç yollarında bulunan Göller Bölgesine kısmen kuzeybatıdan topraklarıyla giren,bol dağ,akarsu ve göllerle sazlık alanlarla kaplı çok güzel bir şehrimizdir.


Nüfusu 1 milyonu geçmiş şehir merkezinde 700 bine yakın insanımız yaşamaktadır,Eskiden büyük oranda çiftçilik ve hayvancılık ön plandayken sanayisi gelişmiş,hatta pamuk üretimi sayesinde tekstil fabrikaları kurularak büyük bir sanayi atılımı yapılmış,ülkenin en güçlü ticari gücü olan zengin 15 ilinden biridir.Dokuması binlerce yıllık tarihe dayanır.Pamukkalesiyle,Ege'nin en büyük zirvesi 2571m. ile Honaz Dağı(Cadmos),uzun ötüşlü ünlü Denizli horozu,25 antik kentiyle,Anadolu Parsı ve kızıl geyikleriyle,muhteşem yaban hayatıyla,dağları ve gölleriyle tarihiyle ülkemizin en değerli merkezlerinden biridir.




Sanayisi gelişmeye devam ederken bu oranda doğa katledilmiş bir yerleşim alanıdır ve hala da aynı hızla ilimiz her yönden çevrilen nehirlerimizde büyük kirli atıklarla can çekişmektedir.Şu an Büyük Menderes Nehri,büyük kolu Çürüksu ve dereleri kanser gibi ölümünü beklemektedir.Buna Dalaman Çayı ve Kufi Çayı' nı da ekledik son senelerde bazı vurdumduymazların sayesinde.





Devletimiz insanının doyması için adaleti,kişisel hakları korumak zorunda,yeni tarım arazileri açmak için sazlık ve sulak alanlarının kurutulması ne kadar yanlış ise verimsiz arazilerin bir kısmını sulamayla hayata geçirmek yerine sulak sahaları kurutup tarıma açmaya devam ediyor.Sonra da bu arazileri sulamak için kuruttuğu her su havzasının az üstüne önüne bir su seddi,gölet,baraj yaparak yeni ekosistemler yaratmaktadır.Ancak bu onbinlerce yılda oluşmuş sulak sahaların kurutulmasıyla çevre felaketi yaşanmaya başlamaktadır.Seller,erezyon,yeraltı kaymaları,depremler,iklim değişiklikleri çevreye müdahaleyle bize tekrar felaketle geri dönmektedir.


Bu dönüşümler sırasında sular altında tabi ki onbinlerce yıllık insan ve çevre oluşumunun tarihi izlerinin kalıntılardan tutunda pek çok canlı bitki hayvan türünün kendisi evi yuvası da sular altında yitip gitmektedir.Ayrıca hesle etkilenen bu gelen suyun kesilmesiyle dereler çaylar içindeki ekosistemler kuruyup yokolmaktadır,bu döngü doğaya büyük zarar vermektedir.


Kirlenen su havzaları yüzünden yaşayan mikroorganizmalar yokolmakta,balıktan tutunda kuşlar böcekler alandan geri dönmemecesine silinmektedir.
Bizim alanımız kuşlar ve 51 yıldır Çürüksu Havzasında yaşıyoruz ara ara birbirimizi ayrılıklar ile özlesekte doğduğumuz topraklar bizi bırakmayıp bizi beslemeye devam ediyor,koruyor ve kolluyor.



Bizler ailelerimizle burada en mutlu şekilde yaşamakta iken Çürüksumuza minnet etmek için  çalışıyoruz,onun temiz akmasını isteyip eski halini yadedip yetkililere sesleniyoruz.Onlardan merhamet ve geleceğimizin eski hayalimizden daha güzel olmasını istiyoruz ancak yıllardır Çürüksu Nehrimiz organize sanayi atıklarıyla bitmiş durumda,Büyük Menderes Uşak ile Denizli ve Suçıkan Dinar Çayı da  Dinar atıklarıyla perişan durumda,şimdi de Acıpayan Dalaman Çayı bundan nasibini aldı.Sanayileşirken tertemiz su kaynaklarımızı yokediyoruz geri dönülmez bir yoldayız.


Tek büyük sıkıntı sürekli kirlenen suyu değil tabi nehrin ekosisteminin bozulması.Eğer yaradanın yarattığı gibi bol söğüt ağaçlı bol sazlıklı bir nehir olsa Çürüksumuz kolay kolay çevresini erozyona maruz bırakmazdı ama dibine kadar açılan tarlalar bu kez sular altında kalıyor diye dsinin çalışmalarıyla set nehire döndürüldü.


Çürüksu insanlara olduğu gibi kuşlara da can veriyor dedik,besleyip sazlıklarında onları koruyor ancak sazlıklar sürekli yakılıyor bazı alanlarda dsi temizleme yapıyor,nehir geniş parçalı aynalı tabir dediğimiz küçük bir sulak saha şeklinde iken dar bir kanal gibi iki tarafı setlenerek sazlıkları yok edilip binlerce söğüt ağacı kesilerek bir kanal şeklinde daha derin akan bir su halini aldı böyle olunca su kuşlarının kenarında veya dibinde arayabileceği ortam maalesef yok edildi,üstüne her dakika renk değiştiren kirlilikte zehir akmasıyla kuşlar ayağını çekti,göç yollarını da değiştirdiler.



Peki başarılı mı olundu,tabi ki hayır daha dar suyun taşıma alanı küçüldükçe sert su geldiğinde bilhassa kıvrımlı set bölümleri nehir parçalayıp önünü açarak tarlalara yine giriyor ve olan o binlerce üveykin yazı geçirdiği havza zift gibi akan nehir içinde yanına kokudan yaklaşılmayarak çiftçiliği doğayı ancak yok etmeye yaradı.Ancak Çürüksu yine de direniyor bozulan yerlerine merhem olup tekrar tekrar yaralarını sarıyor.



İnşallah seçilen belediye başkanlarımız gelen valilerimiz kaymakamlarımız ilimizin kanayan bu yarasına merhem olurlar ,Çürüksumuza derman olurlar,tek duamız önceliğimiz temiz su ve özlenen o güzel eski yaşamımızdır.
Lütfen sayın yetkililer bize ÇÜRÜKSUMUZU masmavi akan çayımızı geri veriniz bu sizin kutsal görevinizdir...

©

TRAKOR Çürüksu Kuş Gözlem Topluluğu adına saygımla,
DENİZLİ

© Copyright
Tüm hakları TRAKOR Çürüksu Kuşgözlem Topluluğuna aittir...